GEÇMİŞİ BUGÜNÜN ŞARTLARI VE İMKANLARI İLE DEĞERLENDİRİP ÖYLE GÖRÜRSEK ÇOK YANILIRIZ.

Her zaman yapılanları,yaşananları o günün şartları ve imkanları ile değerlendirmek gerekiyor.

İstanbul şehri fetihten sonra büyük bir imar ve yenilenme faaliyetlerine girişmiştir.Yine İstanbulun tamamına yakını ekilip biçilen bağ,bahçe,tarla, çayırlar ve hayvancılık yapılmaktadır.Her türlü taşıma,ulaşım, iletişim hayvanlarla yada deniz vasıtaları ile yapılmaktadır.Deniz vasıtaları yelken dışında insan gücüyle kürekle yürümektedir.

Diğer alanlardada değişen pek bir şey yoktur daha çok mekanik aletler bu aletlerde yine hayvan ve insan gücü ile yapılmaktadır.

İstanbul demek tüm Osmanlı demektir.İstanbulun yerli halkı devlet dairelerinde çalışmaktadır,Rumlar ve Yahudiler esnaf ve sanatkardır.İnşaatlarda, rençberlik, hamallık,hayvancılık,kayıkçılık ve diğer ağır işler genelde anadoludan ve rumeliden gelenler tarafından yapılmaktadır.Bunların ağırlıklı olanı ermenilerdir.

İstanbul çalışmak, para kazanmak isteyenlere her zaman cazibe merkezi olmuştur dünde öyle bugünde.Zamanına göre iş alanları,imkanları değişsede arz, talep hiçbir zaman bitmemiştir.

İstanbulun fethinden sonrada fazlası ile iş olanakları olmuştur.Şehrin imarı ile inşaat sektörü canlanmış.Tarım arazileri ekilip biçilmeye devam edilmiş, hayvancılık,rençbetlik,zanatkarlık işlerindede çokça canlılık olmuş.

Şehrin nüfusu gün geçtikçe çoğalmaya başlamış, buda yiyecek, giyecek ve diğer ihtiyaçların artması demektir.İstanbulda boş alan bırakılmamış ekilip biçilmiş bağlar,bahçeler, bostanlar , tarlalar,çayırlar.İlk zamanlar İstanbul kendi yağı ile kavrulabilirken daha sonraları zaruri ihtiyaçları zamanla dışardan temin edilmeye başlanır.

İletişim, ulaşım ve her türlü nakil, taşıma işleri hayvanlarla yada deniz yolu ile yapılmaktadır.Aklımıza gelebilecek her şey deniz yolu ile yapılmaktadır Kasımpaşa tarafında bir iskele vardır buraya meyit iskelesi denir cenezeler defin için buraya kayıklarla gelir.

İstanbulun fethinden sonra tüm araziler, bağ,bahçeler, yapılar devletindir bunada miri denir . Bu sistem tüm Osmanlıda böyledir.Devlette bunları ekip biçenlere kiraya verir, kiralayanda toprağı işler kirasını,ürettiği üründen vergisini verir iki tarafta bu sistemden menundur.

Fetihle beraber İstanbulun yerleşim yerleride genişlemeye başlamıştır.Bu kadar işçiye, çalışana ihtiyaç varda bu işçilerin temini, takibi İstanbula gelmeleri giriş ve çıkışları nasıl oluyor.